ÜREME GÜÇLÜGÜ INFERTILITE
Üreme güçlügü (bilimsel ifadeyle infertilite), bir çiftin korunmasiz ve düzenli cinsel iliskiye ragmen 1 yiliçinde gebe kalamamasidir. Bu tanimda 1 yil standart bir süre olmakla birlikte, bayanin yasinin 35 ve üzerinde oldugu durumlarda dogal yolla gebeligin olusmasi için beklenecek süre 6 ayi geçmemelidir ve arastirma asamasi bu dönemde baslamalidir.
Çocuk sahibi olamama durumunu anlatmak amaciyla çesitli ifadeler kullanila gelmistir. Filmlere de sik sik konu olmus bu sorun, halk arasinda en çok "kisirlik" kelimesi ile ifade bulmustur. Anlam olarak kisirlik kelimesi, köktenci bir sekilde çözümsüzlügü ve ümitsizligi içerirken, ayni zamanda da bir eksiklik ve suçlulugu da çagristirmaktadir. Oysa üreme güçlügü, bütün hastaliklar gibi tibbi bir sorundur ve mevcut teknolojik ve bilimsel olanaklarla da çogu kez çözümü olanaklidir. Bu nedenle de söz konusu sorunu kisirlik olarak degil üreme güçlügü olarak adlandirmak daha dogru olacaktir.
Üreme güçlügünde ne tür testler ve degerlendirmelerden geçilir?
Üreme güçlügü ile basvuran bir çiftin öncelikle ayrintili olarak tibbi öyküsü sorgulanir. Daha önce geçirilmis hastaliklar, operasyonlar, kullanilan ilaçlar, tedavi için yapilan girisimler, sigara ve diger aliskanliklar bu anlamda önemli hususlardir. Bunun disinda özellikle kadin genital sistemi ile ilgili daha önce yasanmis sorunlar, adet döngüsünün düzeni, allerjik reaksiyonlar gibi konular da kaydedilir.
Öykü alinmasini takiben kadinin jinekolojik muayenesi ile rahim yapisi ve yumurtaliklarin durumu degerlendirilir. Bu asamada, rahim yapisindaki anormallikler; miyom, septum, yapisiklik gibi gebelik ve dogum açisindan risk ve engel olabilecek olusumlarin varligi özellikle ultrasonografi ile arastirilir. Sayilan bu anormallikleri saptamada yararlanilan yöntemler arasinda ilaçli rahim filmi (histerosalpingografi-HSG) ve rahim içine serum verilerek ultrason ile degerlendirme (sonohisterografi) de vardir.
Adetin ilk günlerinde yapilan yumurtalikla ilgili hormon testleri, adet ortasindan sonra yapilan yumurtlamayi dogrulayici hormon testi ve erkegin sperm kalitesini gösteren semen analizi de tamamlayici testler arasindadir.
Yapilan temel degerlendirme asamasinda eger herhangi bir sorun saptanirsa, ya da daha önce yapilan tedavi denemelerinde tekrarlayan basarisiz sonuçlarla karsilasilmissa, ilave tetkikler yapilabilir. Yukaridaki sayilan asamalarda herhangi bir engelle karsilasilmazsa tedavi asamasina geçilebilir. Eger bir sorun saptanirsa öncelikle sorunun çözümü saglanir.
Sebep her zaman ya da çogu zaman kadin midir?
Hayir! Üreme güçlügü olgularinin %40 kadarinda kadin ait nedenler sebep olurken, %30 kadarinda erkege bagli sorunlar karsimiza çikmaktadir. Kalan %30 olguda da çiftlerin ikisinden de kaynaklanan nedenler rol oynamaktadir. Yani çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftlerde kadin ve erkege ait sorunlarla karsilasma olasiligi hemen hemen esittir.
Erkek faktörü ve tedavisi
Erkek faktörü dendigi zaman sperm hücrelerinin sayisi, hareket yetenegi ve sekliyle ilgili sorunlar anlasilmaktadir. Sperm kalitesini belirleyen bu üç unsurla ilgili sorunlar tek tek veya birlikte karsimiza çikabilir. Sperm kalitesi ile ilgili zayifligin derecesine göre izlenecek tedavi sekli belirlenmektedir. Hafif sorunlarda hap, igne veya asilama tedavileri yapilirken, siddetli sorunlarin varliginda tüp bebek tedavilerine basvurmak gerekebilir.
Eger tüp bebek tedavisine karar verildiyse bazen IVF, daha sik olarak da ICSI tedavisi uygulanir. ICSI yani mikroenjeksiyon tedavisinde her bir kaliteli ve olgun yumurta hücresinin içine bir adet sperm hücresi yerlestirildigi için çok sik karsilasilan sperm sorunlarini söylece siralamak mümkündür:
-
Oligozoospermia:Menide sperm hücresi sayisinin beklenenden az olmasi durumudur
-
Astenozoospermia:Menideki sperm hücrelerinin hareketli olan yüzdesinin beklenenden az olmasi durumudur
-
Teratozoospermia:Sperm hücrelerinin normal sekle sahip olan yüzdesinin beklenenden az olmasi durumudur
-
Azoospermia:Menide hiç sperm hücresi görülmemesidir
-
Aspermia:Meninin hiç olmamasidir
Yukarida sayilan bu sorunlarin birlikte görüldügü durumlarin yanisira, kullanilan bazi terimler daha vardir ki ya nadir karsilasilan ya da özgün bazi diger sorunlari tanimlamakta kullanilirlar.
Üreme güçlügünde hangi tedavi asamalari vardir?
Degerlendirme asamasinda herhangi bir sorunun saptanip saptanmadigi, eger varsa sorunun derecesi, çiftin (özellikle bayanin) yasi ve varsa önceki tedavi denemelerinin akibetlerine göre izlenecek tedavi sekline karar verilir. Bu tedavileri bir merdivenin basamaklari seklinde düsünmek mümkündür. Ilk basamak tedaviler uygulamasi daha kolay, basit ve maliyet olarak ucuz olmakla birlikte göreceli olarak gebelik sansi da düsüktür. Her bir üst basamaga çikildikça gebelik sansinin yani sira, tedavinin zorlugu ve maliyeti de artmaktadir. Ilk basamakta uygulanan hap tedavilerinin bir denemedeki ortalama gebelik sansi %10 dolayinda iken, bu oran en üst basamakta bulunan tüp bebek tedavileri için %50’yi bulmaktadir. Tüp bebek tedavisi disindaki bütün tedavi seçeneklerinde bayanin tüplerinden en az bir tanesinin açik ve saglikli olmasi sarttir.
Daha fazla bilgi ve randevu için 0 533 3041084 ve 0 242 3461676 numarali telefonlari 7 GÜN 24 SAAT arayabilirsiniz.